Benzeri Görülmemiş Solar aktivite Daha önce asla tanık olmadığımız solar aktivite var – en azından kayıtlı tarihte olmayan. Daha önce asla görülmemiş bir ölçekte güneş lekesi aktivitesi var. radyasyon emisyonları, proton emisyonları ve diğer anormal enerji patlamaları var. Tüm bu şeyler, daha önce asla görülmeyen şekilde frekansın gücünü artırıyor. Gerçekte, solar emisyonlar o kadar yoğunlaşıyor ki, uydularımızın çoğunu kızartıyor. Bazı durumlarda, bu solar emisyonları ölçemiyoruz, çünkü bu kadar yüksek olacaklarını asla beklemedik ve tüm bilimsel modellerimiz gözden geçirilmek zorunda. Gezegenlerin arasındaki uzayın niteliği değişiyor Gerçekten ilginç olduğunu düşündüğüm bir başka şey, gezegenlerin arasındaki uzayın niteliğinin değişmesidir. Gezegenlerin arasındaki uzay enerjiyi daha iyi iletiyor. Bunun anlamı aslında oldukça basittir : Güneş enerjik protonlar gibi yüklü, radyoaktif parçacıklar salıyor. NASA, bu protonların Dünyaya yolculuğunun ne kadar süreceğinin çok kullanışlı bilimsel modellerine sahipti. Şimdi, bazı durumlarda bu protonlar, beklenen modelden yüzde 400 hızlı yolculuk yapıyor. Böylece, Güneşin kendisi aslında değişmektedir. Güneşin manyetik alanı daha da büyüyor. Enerjisi değişiyor. Gezegenlerin arasındaki enerji değişiyor, Güneşin enerjisini daha hızlı iletiyor. Parçacıklar uzayda daha hızlı hareket ediyor. Gezegenler arasındaki uzaydaki etkin görünür plazma enerjisi daha da parlaklaşıyor. Gezegenlerin atmosferleri değişiyor Dmitriev ’ in çalışması gezegenlerin kendilerinin değişmekte olduğunu gösteriyor. Gezegenlerin atmosferlerinde değişimlergerçekleşiyor. Örneğin, Marsın atmosferi, öncesinde olduğundan daha kalınlaşıyor. Mars gözlemcisi 1997 ’ de aynalarından birini kaybetti, çünkü atmosfer, hesaplandığından iki kat yoğun idi ve esasında o küçük ayna üzerindeki rüzgar o kadar kuvvetli idi ki, onu cihazdan uçurdu. Dünyanın ayının atmosferi büyüyor. Ayrıca, ayda, Dmitriev ’ in “ Natrium ” olarak refere ettiği bileşiktan oluşan bir atmosfer gelişiyor. Dmitriev, ayın etrafında, orada daha önce olmayan 6,000 – kilometre derinliğinde bir Natrium katmanı olduğunu söylüyor. Ve bu tür değişim, Dünyanın üst seviyelerindeki atmosferde var, burada daha önce bulunmayan HO gazı oluşuyor ; şimdi sahip olduğu miktara daha önce sahip değildi. Bu, küresel ısınma ile ilgili değildir veya CFC veya fluorokarbon ya da herhangi bir madde ile ilgili değildir. O, sadece meydana çıkıyor. Gezegenlerin manyetik alanları ve parlaklıkları değişiyor Gezegenlerin toplam parlaklığı artıyor. Örneğin, Venüs ’ ün toplam parlaklığı önemli miktarda artıyor. Jüpiterin yüksek enerjisel yükü var, Jüpiter ve onun ayı Io arasında oluşan iyonlaştırıcı radyasyon görünür bir tüpü var. Son zamanlarda çekilen fotoğraflardaki parlak enerji tüpünü görebilirsiniz. Ve gezegenlerin manyetik alanlarında değişim oluyor. Manyetik alanlar daha da güçleniyor. Jüpiter ’ in manyetik alanın iki katından fazlasına sahip. Uranüs ’ ün manyetik alanı değişiyor. Neptün ’ ün manyetik alanı artıyor. Bu gezegenler daha da parlak oluyor. By gezegenlerin manyetik alan gücü daha da yükseliyor. Atmosferik nitelikleri değişiyor. Uranüs ve Neptün ’ ünde son zamanlarda kutup kayması olduğu görünüyor. Voyager 2 uzay sondası, Uranü ve Neptün ’ den geçerek uçtu, görünür kuzey ve güney manyetik kutuplar, dönüşe ait kutubun bulunduğu yerden oldukça fazla göreli konumda idiler. Bir vakada, 50 derece ötede, diğer bir durumda fark yaklaşık 40 derece idi, her ikisi de oldukça büyük değişimler. Toplam değişimler üç kategoriyeayrılabilir : Enerji alanı değişimleri, parlaklık değişimleri ve atmosferik değişimler. 1975 ’ ten beri Toplam volkanik etkinlik yüzde 500 arttı Dünya üzerinde, değişimleri daha bütünüyle görüyoruz. Örneğin, Michael Mandeville, 1875 ten bu yana toplam volkanik etkinliğin kabaca yüzde 500 arttığını gösteren bir araştırma yaptı. Toplam deprem aktivitesi, 1973 ’ ten beri yüzde 400 arttı. Doğal felaketler 1963 ve 1993 arasında yüzde 410 arttı. Dr. Dmitriev doğal felaketlerin çok ayrıntılı bir hesaplamasını yaptı. 1963 – 1993 yıllarını karşılaştırırsanız, tüm farklı türlerdeki toplam felaket miktarının yüzde 410 arttığını gösterdi – kasırgalar, tayfunlar, toprak kaymaları, dev dalgalar.
Güneşin manyetik alanı 1901 ’ den beri yüzde 230 arttı
Kaliforniya ’ daki Rutherford Appleton Ulusal Laboratuarlarından Güneşi incelemekte olan Dr. Mike Lockwood tarafından yapılan bir çalışma vardır. 1901 den beri, Güneşin toplam manyetik alanının, öncekinden yüzde 230 daha güçlü olduğunu keşfetti.